14 Temmuz 2011 Perşembe

Orthosia/Donduran-Aydın







Aydın İli'ne bağlı Yenipazar İlçesi, Donduran Köyü sınırları içinde yer almakta. Donduran Köyü, Nazilli'nin güneybatısında, bağlıl bulunduğu ilçe merkezi Yenipazar'ın 5 km. doğusunda ve Dalama'dan Yenipazar'a giden asfalt yolun üzerinde. Amasyalı Strabon Geographika'sında Orthosia'dan Karia yerleşmesi olarak söz etmekte. İ.Ö. 7. yüzyılda Kimmerlerin saldırısına uğrayan kent, Lydia Kralı Alyattes'in Kimmerleri yenmesi sonucu bu egemenlikten kurtulup Lydialıların eline geçen İ.Ö. 6. yüzyılda ise İonia birliğine katılmış ve birçok Anadolu Antik kenti gibi Perslerin egemenliğine girer. Kentteki önemli yapılar arasında yer alan tiyatro, bir orta çağ savunma kulesi ve çeşitli yapılar ve mimari ögelerle dolu. Nekropol üzerinde ise iyi korunmuş durumda lahitler ve oda mezarlar kaliteli işçilik göstermekte.
6 ocak 2010da haberciniz. biz adlı bir sitede ORTHOSİA ile ilgili ilginç bir yazı yayınlanmıştı, bu yazıyı okumalı....
Orthosia Artemis sanlarından biri. Hellen dilinde  "doğru , dürüst, adil anlamına gelen Orthos sözcüğü var. Ancak Bilge Umar Karia kitabında diyor ki; İlkçağ ORTHOSİA kenti, bugünkü DONDURAN köyü'nün yerinde idi. Donduran adı, güçlü olasalıkla, yörenin ya da yerleşimin ANadolu'lu, Luvidili veya ardılı Karia dilinden gelme haliyle  çarpıtılmış biçimidir.


IN (İHA) - Aydın’ın Yenipazar ilçesine bağlı Donduran Köyü sınırlarına ait arazide yer alan Karia dönemine ait antik bir kent, tüm sırlarıyla toprağın altında yatıyor.

Zirvesinden bakıldığında Yenipazar görülen antik kentin, sırlarının açığa çıkarılması için ilgili kurumlar harekete geçmese de, harekete geçen define avcıları tarihi eserleri parçalamakla meşgul. Çıplak bir tepenin altında gömülü olan antik kent, geniş bir vadiden aşağı doğru uzanarak, karşı yamaçlara kadar izlerini görmek mümkün. Kentin buraya kurulmasındaki en büyük etken savunma için yüksek bir alanda olması ve kuzeyinden akan Büyük Menderes Nehri’yle bereketli ovasının yakınında bulunması.

Aydın İli'ne bağlı Yenipazar İlçesi’yle, Donduran Köyü arasında yer alan Orthosia Antik kenti, Strabon’a göre bir Karya yerleşmesidir. M.Ö. 7. yy.da Kimmerlerin saldırısına uğrayan Orthosia, Lydia Kralı Alyattes'in Kimmerleri yenmesi sonucu bu egemenlikten kurtulup Lydialıların eline geçer. M.Ö. 6. yüzyılda ise İonia birliğine katılır ve birçok Anadolu kenti gibi Perslerin egemenliğine girer. M.Ö. 167 yılında Karialıların Rodos egemenliğine karşı başlattıkları ayaklanmada önemli rol oynayan Orthosia, Roma çağında Alabanda’ya bağlıydı. İlk sikkelerini Büyük İskender sonrası dönemde basmıştır. Zengin olmamakla birlikte, Orthosia’da dağ kristali yatakları vardır. Orthosia Hellen dilinde Artemis’e yakıştırılan isimlerden biri olup “dürüst,doğru ve adil” anlamına gelmektedir. Büyük olasılıkla bu sözcük Luwi veya Karya dillerinden alınarak Hellenceye uydurulduğu tahmin edilmektedir. Günümüzde antik kentin taşlarından devşirme olarak yapılan bir kaç ev bulunmaktadır.

Büyük kısmı toprak altında olan Orthosia’nın, ortaçağa ait kalesinin surları oldukça iyi durumda görülmektedir. Antik kente ait bazı odalar, yöre insanları tarafından hayvan barınağı olarak kullanılmaktadır. Antik kente ait olan bazı lahitler, hayvanların su içmesi için yalak olarak kullanılmaktadır.

Yöre halkı tarafından Toroslar olarak bilinen Orthosia’nın bulunduğu bölgede, bölge halkı zeytincilikle uğraşmaktadır. Antik kentin üzerindeki zeytinliğin sahibi Donduran Köyü’nden Gürdal AVCIOĞLU “ yıllardır buraya birçok insan geliyor. Gelenlerin çoğunun tarihi eser kaçakçısı olduklarını tahmin ediyoruz. Gündüz bir şey yapamıyorlar. Sabah araziye gittiğimde birçok yerin kazılmış olduğunu görüyorum. O zaman anlıyorum ki gece burda kazı yapmışlar. Bunun takibi çok zor. Burda sürekli bekçi durması lazım. Belki o zaman kazamazlar.” Dedi. Antik kentin yakınlarındaki zeytinliğin sahibi Donduran köyü’nden 84 yaşındaki Mehmet İBİLİ “ ben çocukken, bu antik kentten taşları yükleyip Yenipazar’a götürerek ev yaptılar, duvar yaptılar. Çok taş götürdüler. Eniştemin bahçesinde portakal ağacı dikmek için kazıldığında, mozaikler çıktı. Burda nereye kazsan tarih çıkıyor. Yalnız defineci çok geliyor. Bize çok yer soruyorlar. Biz bilmiyoruz, diyoruz” dedi.

Bakir alanlarımızda bir çok tarihi eserler bulunmaktadır. Zengin olma hayali içindeki tarihi eser kaçakçıları tarafından, korunmasız olan bu eserlerimiz tahrip edilmektedir. Bu konuda yöre insanlarının mutlaka bilinçlendirilmesi, duyarlılık sağlanması ve ilgili kurumların da hassasiyet göstermesi gerekir. Antik kente çok yakın Direcik Köyü’nün yanıbaşında, yöre halkının Lale Tepe dediği kış aylarında bile anemonların çıktığı arazide bir yükselti var.

Lale Tepe’nin tam ortasında bulunan bu yükselti bir tümülüs. Tümülüste Karya dönemi’ne ait antik bir kaya mezarı bulunmakta. Önemli bir kişiye ait olduğu görülen kaya mezarının, bölge taşlarından çok düzgün bir şekilde işlendiği görülmektedir. Tümülüsün üzerindeki bu delik, 15 yıl öncesine kadar yokmuş. Yukarıda açılan delikten mezarın taşlarına ulaşılmış ve mezarın üst kapakları parçalanarak içeriye girilmiş. İçeriye girildikten sonra, mezarın tabanında da bir kazı çalışması gerçekleşmiş. Lale Tepe, Direcik Köyü’nde yaşayan gençlerin bahar aylarında eğlence yaptıkları ve çok sevdikleri bir alan. Bu alandaki kaya mezarının üzerinde toprak kaldırıldığında, mezar tamamıyla ortaya çıkacaktır. Çevresinin düzenlemesi ve temizlenmesiyle önemli bir tarihi esere sahip olacak Direcik Köyü, bölgeye gelen yerli yabancı turistlerce gezilebilecek ve yöre insanın ekonomisine güç katacaktır. Eser gün ışığına çıkacağından, korunması ve gözlenmesi daha iyi olacaktır.