13 Temmuz 2011 Çarşamba

Airai/Demircili Limanı- Sığacık Körfezi




Demircili Koyu - Korykos (Kıran) Dağı'nın kuzeyinde, her iki yanı koylarla çevrelenmiş küçük ve çok güzel bir yarımada üzerinde, İ.Ö. 8. yüzyılın sonlarından beri iskan edilmiş olan antik AİRAİ/AERAE

kenti yer almakta.
Bugün Sığacık adını taşıyan büyük körfez, Korykos (Kıran) Dağı'nın hemen doğusundadır. Bu dağın kuzeyinde Teos'a ait son kasaba durumundaki, küçük fakat en azından İ. Ö. 8. yüzyılın sonlarından beri iskan edilmiş Airai (Demircili/Ada) yer alıyordu. Thoukydides (VIII 18-19) ve Strabon'da (644) Erai adıyla anılan bu küçük kasaba bir yarımada üzerine kurulmuştu ve iki doğal limana sahipti.

TEOS/Sığacık antik kentinin territoriumu yani etki alanında bulunan AİRAİ'den kalanlar az, oraya buraya savrulmuş mimari ögeler, kıyısında liman ve iskele kalıntıları var. Ancak AİRAİ'de bilimsel bir kazı çalışması yapılmadığını da belirtmek gerek.
Airai adı, Anadolu'lu bir adın Hellen ağzına uydurulup değiştirilmiş bir biçimi de olabilir. Aira sözcüğü eski Hellen dilinde hem demircinin çekicini hem de Karamık dediğimiz bitkiyi anlatır. (Prof:Bilge UMAR . Ionia sayfa:90) Airai denizden az içerideki Demircili köyünün güney yakınında bulunur. Demircili'ye karadan gidersek, Urla üzerinden geçmeliyiz. Urla üzerinden güneybatıya uzanan bir yol, 5. kmden sonra ikiye ayrılır, güneybatıya doğru gidilince kısa bir süre sonra Yağcılar köyüne varılır, sola saparak güney doğrultusunda yolu sürdürüldüğünde 5km. sonra DEMİRCİLİ Köyüne varılır. 2km gittiğinizde de deniz kıyısına ve AİRAİ 'nin bulunduğu güpgüzel yarımadaya, akvaryumu andıran lacivert denize ve kumsallara varırsınız. Bu yüksek yarımadaya yöre halkı Ada der. Kentin ilkçağ tarihçesi ile ilgili bilgimiz az olsa da, Atina yandaşları ile Sparta'lılar arasında bir savaşım döneminden bahsi, AİRAİ'nin de Atina bağımlıları arasında kalmışken, KHİOS/SAKIZ adası donanmasının desteğiyle ATİNA'ya başkaldırdığını yöreyi iyi bilen Tarihçi THOUKYDİDES'ten öğrenmekteyiz. Kentteki kalıntılar bir çok kıyı kentinin başına geldiği üzere, başka yerlerde ve civardaki yapılarda kullanılmak için çalınmış ve götürülmüştür. AİRAİ kentinin yeri bize çok etkili bir peyzaj sunar, görülmeye değerdir. Nekropolis kıstağın karaya bağlandığı yerden biraz yukarıdadır. Kaçak kazılarla açılmış mezarların KLAZOMENAİ türü lahitlere benzediği söylenebilir.




Fotografların bir bölümü için Sevgili Araştırmacı arkadaşım ALİ RIZA AVCAN'a çok teşekkür ediyorum.
                                 AİRAİ  Kalıntıları


Demircili Köyü























Adramytteion/Ören- Yılanlı Tepe

ADRAMYTTEİON/ÖREN/KARATAŞ yerleşmesiyle ilişkili olan diğer bir yükselti Yılanlı Tepe’dir. Yılanlı Tepe, Ören’in hemen arka tarafında, Ören ile Burhaniye kent merkezi arasında, kalan bir yükseltidir. Bir kült merkezi olduğu izlenimini vermektedir.
Ören yerleşmesi yanı başında bulunan YILANLI Tepe günümüzde çok ağır bir tahribat göstermekteyse de tepenin bir köşesinde kayaya oyulmuş hazneler ve tahrip edilmiş olması sebebiyle zorlukla fark edilen bir altar düzenlemesinin izleri sçilebilmekte olup, 2002 yılında yapılan yüzey araştırması esnasında Roma Dönemi keramik parçalarıyla birlikte bir kandil sapına rastlanmış olması dikkat çekicidir. Prof. Dr. ENGİN BEKSAÇ Tarihin Işığında Burhaniye S:31.
Ören Mahallesi’nin kuzeydoğusunda yer alan Yılanlı tepe ilginç bir kült yeri özelliği taşımaktadır. Tepenin doğu-güneydoğu yönüne bakan kesimi üzerinde kayaya oyma üç dikdörtgen hazne, bunların hemen alt tarafında çeşitli kaya düzenlemeleri yapılmış set ve altında doğu-güneydoğuya bakan oyma duvarlar yer alır. Kaya düzenlemeleri yapılmış kesimde pişmiş toprak kandil parçalarına rastlanılmıştır. Kaya düzenlemeleri ve kandil parçaları, tepenin kaya kültleriyle bağıntılı bir kült yeri olduğuna işaret etmektedir.
Adramytteion’un ayrılmaz bir parçası olan Yılanlı Tepe ve buluntuları, kentin kuruluşunun
oldukça eskiye dayandığını göstermektedir.Ayrıca tüm yüzeyi de Roma çanak çömlek parçaları ile doludur.