8 Temmuz 2010 Perşembe

Khrysopolis/Üsküdar/ Apsisli yapı (Hagia Marina manastırı) kalıntıları

Khrysopolis kalıntılarını blogspotumda şu linkte aktarmıştım.
http://erkmensenan.blogspot.com/2009/07/khrysopolisskodrauskudar-marmaray.html

2007 yılında çekmiştim o fotografları, aşağıda son beş altı fotograf yine o yıl çekilmişti, onları yine yayınlıyorum karşılaştırma yapılması için.

Aşağıda 2010 temmuz ayında çektiğim Apsisli yapı kalıntısı Marmaray kazı alanının bir tarafında şimdilik öylece bekliyor,
Khryosopolis Kalıntılar alanı, demir parmaklıklar arasında korunuyor, bakımı ve çağdaş bir düzenlemeyi bekliyor.

Üsküdar'da yürütülen çalışmalarla burasının KHRYSOPOLİS Antik kenti olduğu kanıtlandı. Fotoğraflarını puslu bir kış gününde çekebildiğimiz apsisli(Apsidal)yapının ise Ortaçağda HAGİA MARİNA Manastırı olduğu düşünülüyor.



Apsisli yapı ve Marmaray kazıları ile ilgili Sayın Şehrazat KARAGÖZ'ün kısa makalesini okuyunuz..ÜSKÜDAR MARMARAY KAZILARINDA YENİ BULUNAN BİR BİZANS MANASTIRI
Şehrazat Karagöz

Ulaştırma Bakanlığının, Gebze-Halkalı banliyö hatları ve boğaz tüp geçiş (MARMARAY) projeleri nedeniyle, Üsküdar Meydanındaki Arkeolojik Kurtarma Kazıları, İstanbul Arkeoloji Müzeleri elemanları tarafından yapılmaktadır. Son aylardaki kazılarda ortaya çıkarılan Bizans Manastır kalıntıları, Üsküdar'ın (Khrysopolis) Bizans Devrine ait kısıtlı bilgilere yeni bulgular katmıştır. Sunulacak bildiri yeni bulunan manastıra dair bir araştırmadır.



Kazı alanında, depo-dükkan-ev gibi kalıntı temel duvarları, Pervititch'in 1933 yılı Üsküdar'ına ait yerleşimleri gösteren şehir planlarından saptansa da, yöredeki asfalt yükseltilmesi ve alt yapı çalışmaları (P.T.T, İSKİ, Elektrik gibi) ve de çevre sakinlerinin farklı kullanım istekleri doğrultusunda, büyük ölçüde tahrip olmuştur. Ancak, 18-20. yüzyılın grift yapı temellerinin altında, Bizans dönemi mimari özellikleri gösteren, apsisi kuzeydoğuda olan dikdörtgen planlı ve oldukça sağlam temel duvarlarına sahip, tek nefli bir yapı ortaya çıkarılmıştır. Horasan harcı ile sağlam örülmüş duvarlar 11-13.yy.'ın tipik özelliğini yansıtmaktadır. Yapının, doğu kısmındaki mezarlıkta ortaya çıkarılan mezarlardaki bazı iskeletler ile birlikte bulunan bronz Haç Rölikerler, dolgu topraktaki keramik parçaları, 12. yüzyıla tarihlenen önemli buluntulardır.
Khrysopolis'in (Altın Şehir) mitolojik hikayesine göre;
Khrysos, Khryseis ve Agamemnon'un oğludur.KLytaimnestra'nın hışmından kaçıp Anadolu'ya gelirBuradan 'Kırm'a geçmeyi planlar,Ancak Bithynia kıyılarında (Üsküdar Sahili) hastalanır ve ölür,mezarı burada olduğundan şehre bu ad verilir.

Bir diğer görüşe göre MÖ 547-46 yıllarında Anadolu'yu ele geçiren Pers Kralı Dareios MÖ. 513 te İskit seferine çıkar ve boğazı sandal dizisiyle geçer. Khrysopolis'te egemenliği altındadır. Perslerin ganimet ve vergileri burada toplanır bu nedenle şehre Altınşehir denir.Tarihçi Ksenophon(MÖ:430-355) hellenika adlı eserinde Pers ve Atinalı komutanların ant içme töreni için burada buluştuklarını yazar.Kenti çeviren surlar liman gümrüğü ve 30 gemilik bir koruma filosu bulunduğu da yine anı yazara ait bilgilerdir.

Üsküdar meydanında antik bir kenti ortaya çıkarmak çok zordur.Şehir kazıları birçok kazılara göre farklı güçlükler içerir. Bizans mimarisinde; apsisler tarihlendirme açısından çok önemlidir. Erken devirlerde dıştan üç cepheli olan apsisler zamanlaa çok köşeli hale dönmüşlerdir. Marmaray kazısıyla bulunan Apsidal yapı bölgenin Bizans döneminde de önemli olduğunu gösterir.Apsidal yapının tarihlemesine neden olan,İS 12-13 yy larda kullanılan "Gizli tuğla tekniği" duvar örgüsü rahatlıkla ayırd edilir. Bu teknik Geç Bizans-Erken Osmanlı dönemi duvar dokusu olarak ta bilinir.

Tarihi verilerde Aziz Philippikos( Bizans İmparatoru Mavrikios'un eniştesi) manastırından söz edilse de nerede olduğu şimdilik bilinmezliğini korur. Ancak Apsidal yapı'nın bir tepe yamacındaki Hagia Marina Manastırına ait olması kuvvetli bir olasılıktır.Buluntular yapının Bizans'ın farklı dönemlerinde kullanılan dinsel bir merkez olduğunu gösterir.

Bu kazıya ait bilgiler, İstanbul Arkeoloji Müzesi Arkeolog Asistan Dr.Şehrazat Karagöz'ün "Gerçeğe Dönüşen Kent-Üsküdar" *adlı makalesinde daha detaylı biçimde yer almaktadır.

*Dr. Şehrazat Karagöz, "Gerçeğe Dönüşen Kent-Üsküdar"- ArkeoAtlas Sayı: 6/2007syf:162-167




SKODRA ve KHRYSOPOLİS.Skodra adının Luvi dilinden geldiği bu dilin verileri ile sabit.ASKA/SKA =Ada ve ADRA yani AnaTanrıçanın erkeği ögelerinden türemiş bir isim olarak görülüyor.Adranın yarımadası anlamında.Balkan yarımadasındaki İLLYRİA krallığının ismi de SKODRA idi.(Şimdi İŞKODRA)Bu iki isimde adaş.Tüm ilkçağ kaynaklarında Üsküdar'dan bahsediliyor ve güçlü bir liman kenti olduğu ve Khalkedon/Kadıköyle ilişkili bir yerleşim olduğu kesin.
Üsküdar kentinin tarihsel çekirdeği bugünkü ŞEMSİPAŞA Semti.Çıkan kalıntılarla ilgili kazı ekibinin kazı raporlarını heyecanla bekliyoruz.



Kaynaklar:Anadolu'nun tarihsel coğrafyası: 1 prof.Dr.Veli SEVİN
Bithynia:Prof.Dr.Bilge UMAR






























Hiç yorum yok:

Yorum Gönder