12 Şubat 2011 Cumartesi
Assos-Ayazma Tepe'deki Ortaçağ Kilisesi
Ayazma Kilisesi: Batı Kapısı’nın 400 m. kadar güneybatısındaki kilise, Ayazma Tepesi üzerinde yer almaktadır. Bu yüzden “Ayazma Kilisesi” olarak adlandırılmaktadır. Ayazma kelimesi, Yunanca “Hagiasma” yani “kutsal su” veya “su olan kutsal alan” anlamına gelmektedir. Roma Çağı’nda nekropol olarak kullanılan Ayazma Tepe, lahit ve anıt mezar kalıntıları ile kaplıdır. Kilise, Ümit Serdaroğlu başkanlığı döneminde gün yüzüne çıkartılmıştır. 2007 yılında kilisede, temizlik ve kazı çalışmalara yeniden başlanmıştır. Kilise, kısmen Roma Çağı anıt mezarının podyom duvarı üzerine inşa edilmiştir. Kilise, uzun bir naostan oluşmaktadır. Naosun uzun kenarlarına, yan mekânlar ilave edilmiştir. Naos’u yan mekânlardan ayıran duvarlar, devşirme taşlarla örülmüştür. Duvarların iyi korunmuş kısımlarları yer yer 1.7 m. yüksekliğindedir. Naosun zemini, Roma Çağı lahitlerinden elde edilmiş levhalarla, Bema’nın zemini ise mermer plakalarla kaplanmıştır. Kilisenin ikinci inşa safhasında, naosun yan duvarları önüne banklar ilave edilmiş. Doğuda naos, bir templon ile bemadan ayrılmıştır. Bemanın zemini, mermer plakalarla kaplanmıştır. Yuvarlak planlı apsise, synthronon eklenmiştir. Mermer plaka ile kaplı kısa ve dar bir geçit; bemayı, naosun ortasında duran ambona bağlamaktadır. Basamaklı ambon, Roma Çağı lahitlerinden yapılmıştır. Yan nefler, ikinci yapı safhasında küçük odalara bölünmüş ve naosa açılan üç kapı ilave edilmiştir. Küçük odalardaki lahitler, bu mekânların mezarlık olarak kullanıldığını göstermektedir. Naosun batı yönüne 25x15 m. ölçülerinde bir narteks eklenmiştir. Narteks güneyindeki dar cephedeki kapı, kilisenin ana girişidir. Zemini ana kaya olan nartekse ölüler gömülmüştür. 2007 yılından beri narteks batı yönündeki alanda, kazı çalışmaları sürdürülmektedir. Kilisedeki bu araştırmalarda, kilisenin batı yönünde ikinci inşa safhasında, birçok küçük mekân ilave edilmiştir. Bunlardan bazılarının zemini, çok itinalı bir şekilde devşirme plakalar ile kaplanmıştır. Muhtemelen bu mekânlara da ölüler defnedilmiştir. Narteks önünde, yan yana dizilmiş dört adet lahit bulunmaktadır. Lahitler, toprak üzerinde olmaları nedeniyle soyulmuştur. Bu yüzden lahitlerin içerisinde, erhangi bir buluntu ve iskelet
parçası ele geçmemiştir. Kilisenin güney köşesine, son inşa safhasında, küçük bir şapel eklenmiştir. Kendi
apsisine sahip, şapelin zemini mermer kaplıdır. M.S. geç 9. veya 10. yüzyılda inşa edilen kiliseye, daha sonraki
yüzyıllarda ilaveler yapıldığı anlaşılmaktadır. Bir kilisenin bütün ögelerine sahip yapı, basit ve gösterişten uzaktır.
Çok fazla sayıda devşirme parçalarla inşa edilen yapı, bir mezar kilisesi olarak kullanılmıştır.
Ayazma Church: Another church has been identified on Ayazma Hill about 400 m. southwest of the Western Gate which takes its name from the hill on which it is situated. The word “Hagiasma” means “fountain of holy water” in Greek. The area of Ayazma Hill was evidently used as a cemetery in the Roman period, since remains of numerous sarcophagi and monumental tombs have been found here. This church came to light during the excavations of Ümit Serdaroğlu. Archaeological excavations and clearing works were resumed in 2007 in this area to obtain additional information about the church, which appears to have been constructed over the terrace of a monumental Roman tomb erected at this locality. The church has a long nave with aisles placed at each side. Walls separating the naos from the aisles are preserved to a height of 1.7 m. They were built of ancient architectural remains. The interior of the church is covered with plaques made from Roman sarcophagi, whereas the floor of the bema is covered with marble plaques. A synthronon was also placed in the apse.
In later architectural phases of the church, the naos was separated from the bema with a templon and benches were added in front of the walls of the naos. A narrow passage with a marble-covered floor connects the bema with the ambon standing in front of the naos. This stepped ambon was made out of Roman sarcophagi. The aisles seem to have been sub-divided into small rooms, which were apparently used as chambers for burials. A narthex was also added in front of the naos and the southern aisle (burial chamber). Entry to the church is by an entrance at the southern, narrow side of the narthex.
Soundings have been conducted on the western side of the narthex since 2007. These soundings yielded evidence of additional small building activities around the western side of the church in later architectural phases. The floors of some of these small rooms were carefully covered with plaques gathered from nearby ancient structures. There is evidence that these rooms were also used as burial chambers, like parts of sarcophagi.
In this later architectural phase, a small chapel was added to the southern corner of the church. This chapel, with its own apse, has a
marble-covered floor.
The Ayazma Church, built in the later 9th or 10th century, witnessed some additions during the following centuries. Although it has all
the elements of a typical church, it is of very simple appearance and the building might have served as a grave church.
Belge ve estetik değerdeki bu güzel Fotografları Sevgili Emel AKIN çekti.
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder